Elazığ İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Palu İlçesi


Şehir merkezinin  75 km doğusunda yer almaktadır. Yüzölçümü 765 km 2 olup rakımı 1050 metredir. İlçe merkezi Murat Nehri kıyısında olup etrafı yüksek tepelerle çevrilidir.

                İlçemize bağlı 1 belde, 36 köy, 35 mezra ve 10 mahalle bulunmaktadır. Toplam nüfusu 18.718, merkez nüfus ise 9.487’dir.

İlk çağlardan beri bölgenin önemli bir yerleşim alanı konumundaki Palu;  tarihi ve kültürel zenginliği ile  turizm açısından bölgede önemli bir potansiyel barındırmaktadır.

                Türk akınlarının başlamasıyla bölgeye önceleri Çubukoğulları, Artukoğulları Beyliği ve Anadolu Selçuklu Devleti hakim olmuştur. Daha sonraları İlhanlılar, Dulkadiroğulları ve Akkoyunluların hâkimiyeti altına girmiştir. Çaldıran Zaferinden sonra Palu tarihine damga vuran Cemşid Bey’in yönetiminde, Osmanlı Devleti topraklarına katılmıştır.

                Osmanlı Devleti döneminde “Hükümet Sancak” statüsüne alınan Palu, Cemşid Bey ve ailesinin idaresine verilmiştir. Tanzimat’a kadar bu şekilde  idare edilmiştir. Özellikle 19.yy’da idari taksimatta bazen Diyarbakır Eyaleti’ne bazen de Mamüratü’l-Aziz Vilayeti’ne bağlanmıştır.

                Günümüzde Palu; Urartu Kralı Menua'ya ait çivi yazılı taş kitabesi, kalesi, türbeleri, cami ve kilise kalıntıları ile görülmeye değer bir ilçemizdir. Elazığ- Bingöl karayolu üzerinden ulaşılan ilçemize, özel aracınızla 1 saat 15 dakikada veya Doğu Garajından hareket eden Palu otobüs veya minübüsleri ile 1 saat 30 dakikada ulaşabilirsiniz. Ayrıca ilçemize trenle de seyahat edebilirsiniz.

 

              

  TARİHİ PALU KÖPRÜSÜ

58-59-Tarihi-palu-Köprü-baskıyaweb.jpg

                                Murat Nehri üzerinde bulunan eski Palu Köprüsü’nün kitabesi mevcut değildir. Köprünün kuruluş yapısı ve sivri kemer mimarisi  özellikleri itibariyle  Selçuklu köprü mimarisini yansıtmaktadır.  156.50 metre uzunluğunda ve 3,5 metre genişliğinde olan köprü, 2010 yılında Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından  restore ettirilmiştir.

                Eski dönemlerde güney-kuzey bağlantısını sağlayan tek ulaşım ve geçiş yeri olması nedeniyle tarihi kaynaklara İstanbul ‘u Bağdat’a bağlayan köprü olarak geçmiştir.


KİLİSE

 60-61--kilise--palu.jpg             

                Eski Palu'da Çarşıbaşı mahallesinde bulunan kilise, Bizans dönemine aittir. Naos kısmı ayakta kalmış olan kilise kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülüdür. Ancak kasnağı sağlam olup kubbesi yıkılmıştır. İç kısmında bulunan freskler önemli ölçüde tahrip olmakla birlikte bazı figürler mevcuttur.

 

ULU CAMİİ

60-61--palu-ulu-cami.jpg

                                Eski Palu’nun Çarşıbaşı mahallesinde olup kitabesinde H.1274  (M.1852) yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. Rivayete göre Küçük Camii’yi yapan ustanın kalfası tarafından yapılmıştır. Dikdörtgen planlı olup, üst kısmı kubbesiz ve düz dam şeklindedir. Caminin damı tamamen çökmüş durumdadır.

                Doğu ve kuzey kısımlarından olmak üzere iki giriş yeri vardır. Minare kaidesi kare planlı olup, yuvarlak gövdeye geçişi kemerler sağlamaktadır. Şerefeden yukarı kısmı yıkılmış durumdadır.

                               Esas giriş doğuda ikinci giriş ise güneydedir.  Yuvarlak yapı kemerli yapıda siyah-beyaz kesme taş kullanılmıştır. Yapı moloz taşla inşa edilmiştir. Doğu girişinde avluda şadırvan bulunmaktadır.

                               Restorasyon çalışmaları tamamlanmak üzeredir.

HAMAM

62-63-hamam-.jpg

                Eski Palu’nun Çarşıbaşı Mahallesindeki hamam, Küçük Camii ile Ulu Camii arasında olup, kapı üzerindeki kitabesine göre hicri 1070 (miladi 1619) yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. Yapı şekli olarak klasik Osmanlı hamamlarına benzemektedir.

                Üzeri tonozla örtülü, bir  koridorla soyunma yerine girilir. Ilıklık kısmı kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülüdür. Kubbe üzerinde aydınlık feneri mevcuttur.

 

                Tekrar üzeri tonozla örtülü bir koridordan geçilerek dört eyvanlı ve köşelerde halvet kısımları bulunan sıcaklık kısmına geçilir. Kapının iki yanında yonca yaprağı şeklinde kemerli pencereler yer alır.

                Restorasyon çalışmaları tamamlanmak üzeredir.

 

KÜÇÜK CAMİ

62-63küçük-cami.jpg

                Eski Palu Çarşıbaşı Mahallesi’nde bulunan caminin kitabesi mevcut olmayıp Ulu Cami’den önce yapıldığı sanılmaktadır. Kare planlı olan camiinin tavanı tamamen çökmüş, duvarları da tahrip olmuş vaziyettedir. Minarenin şerefe kısmında itibaren üst tarafı tamamen yıkılmıştır.

                Restorasyon çalışmaları devam etmektedir.


ALACALI MESCİD

64-65--alacalı-cami-.jpg

Üzerinde kitabesi bulunmamaktadır. Selçuklu mimari özelliği taşıyan bu mescit siyah-beyaz kesme taşlarla yapıldığı için “Alacalı” ismini almıştır. Kare planlı bir harim doğrultusunda son cemaat yerinden oluşan mescidin üstü sivri külahlıdır. Mescidin kuzey ve doğusu toprak altında kalmıştır. Duvarları iki renkli taşlarla düzgün sıralı olarak örülmüştür. İçte sıralı moloz taş örgülü duvarlar üzerine tuğla kubbe oluşturulmuştur. 2017 yılında restorasyonu tamamlanmıştır.

 

PALU KALESİ

64-65--alacalı-cami---palu-kalesi-.jpg

     Evliya Çelebi’nin ifadesiyle ‘’Göğe baş uzatmış bir kale ‘’ olan Palu kalesi, birçok medeniyetin izlerini taşımaktadır. İlçemizin 1 km doğusunda yer almaktadır.

                                Güney ve güneydoğu kısımları Murat Nehri ile kuşatılmış, kuzey ve batıda da sarp olduğu için doğal savunmaya elverişli ve ele geçirilmesi zor olan bir kale konumundadır. Hatta Evliya Çelebi, Timur’un bu kaleyi gördüğünü zapt etmeyi bile denemeden vazgeçip gittiğini yazmaktadır. Palu Kalesi’nde Urartu dönemine ait birçok eser günümüze kadar ulaşmıştır. Urartu Kaya Kitabesi, Urartu Kaya Mezarları, kaya tünelleri, tapınaklar, su sarnıçları, tapınma nişleri, kaya merdivenleri ve kaya ambarları gibi yeryüzünde örneğine az rastlanan birçok yapı mevcuttur.

 

URARTU KAYA KİTABESİ

55-57-palu-genelweb.jpg

Palu Kalesi'nin kuzeydoğu cephesinde bulunan, Palu Yazıtı olarak ta bilinen, kaya kitabesi, Urartuların batı seferleri hakkında bilgi veren önemli yazıtlardandır. Kitabe çivi yazısıyla yazılmıştır. Çevirisi aşağıda belirtilmiştir;

kitabeweb.jpg

                “Tanrı Haldi silahlarıyla (?) sefere çıktı. O, Sebeteria kentinin Ülkesini zapt etti. O, Huzana kentinin Ülkesini zapt etti. Supa(ni) kentini zapt etti. Tanrı, Haldi büyüktür. Tanrı Haldi‟nin silahları (?) güçlüdür. Tanrı Haldi‟nin kudretiyle, İspuini oğlu Menua sefere çıktı. O, Sebeteria kentinin Ülkesini zapt etti. Hati Ülkesine değin gitti ...Tanrı Haldi için bu yazıtı dikti (?). Sebeteria kentinde Haldi Tapınağını inşa etti. Sebeteria kenti ... O, Meliteia kenti kralı, Suliehauali‟nin hayatını, düzenli vergi ödemek koşuluyla bağışladı. Haldi‟nin büyüklüğü sayesinde İspuini oğlu Menua, kudretli kral, Pianili Ülkesi kralı, Tuspa kentinin egemeni (efendisi) Menua söyler: Bu yazıtı tahrip eden, (onu) silen, bir başkasını bunu (bu işleri) yaparken gören, Haldi, Teiseba, Sivini ve (bütün) tanrılarca yok edilecektir. O, Güneş ışığından yoksun edilecektir..."

 

 

PALU NOSTALJİK TREN GEZİSİ

66-67-Asıl-palu-tren.jpg

                Tam adıyla " Harput-Palu Kültür Yolu Tren Yolculuğu ve Palu Gezisi" olan etkinlik; Elazığ Valiliği himayesinde Palu ilçemizde,   Elazığ İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Palu Kaymakamlığı ve Palu Belediyesi işbirliği ile gerçekleştirilmektedir. 2017 yılında ikincisi düzenlenen ve halkımızdan çok büyük rağbet gören ve yaklaşık 4 bin kişinin katıldığı etkinlik,  gelenekselleştirilerek önümüzdeki yıllarda da yapılacaktır.  Etkinlik sabah saatlerinde Elazığ’dan trenle Palu’ya hareket ile başlamakta ve  Palu’da mehter, halk oyunları gösterileri, resim – el sanatları sergisi, öğlen yemeği, Palu’nun tarihi yerlerini ve türbelerini ziyaret vb. gibi çeşitli aktivitelerle devam etmektedir. Etkinlik akşam saatlerinde tekrar trenle Elazığ Garı’na gelinerek sonlanmaktadır.